Eşim Beni Anlamıyor!

Eşim Beni Anlamıyor!

Çift terapisinde başvuran pek çok eş benzer ifadeler kullanmaktadır. Kendisini karşısındaki kişinin dinlemediği anlamadığı, eleştirdiği ve hatta kırdığını söylemektedir. Öyle ki bu durum sadece yeni evli çiftler arasında değil 15-20 yıllık evliler de bile görülebilmektedir.
Konuşabilmek bir evlilik sürecindeki en önemli becerilerden biridir. Terapiye başvuranlar, konuşamadıklarını bu yüzden küs kalmayı tercih edip haftalarca hatta aylarca konuşmadıklarını belirtmektedir. Bu her iki taraf içinde zorlayıcı ve iletişimi bitirmeye, karşı tarafı yok saymaya yönelik bir tutumdur. Çiftlere uzun süreli bu olumsuz iletişim şeklinin evliliğe vereceği zararlar anlatılmalıdır.
Konuşmamak geçici olarak çözüm gibi görülse de aslında temeldeki sorun kaya gibi durmaktadır. O yüzden terapiye küs gelen ya da konuşamayan çiftlere seanslar içinde önce  birbirini anlayabilme ve sonrasında karşılıklı konuşabilme ile ilgili çalışmalar yapılır. Eğer istenirse bu geliştirilebilinecek bir beceridir.

Eşler birbirini dinlerken ve konuşurken daha iyi anlaşılmak için “ben dilini” kullanmalıdır. ” Sana kendimi anlatmaya ihtiyacım var biraz konuşmak istiyorum.” bir ben dili cümlesidir. Ben dili olayı, duygusunu ve bize yaşattığı etkiyi gösterir. “Bana bakarak konuşmadığında beni dinlemediğini düşünüp üzülüyorum.” ifadesi de benzer bir ben dili cümlesidir.Bunun karşıtı ise sen dili cümlesidir. Sen dili suçlayıcıdır ve karşı tarafı savunmaya iter. “Bütün kavgalarda haklı çıkmak için her şeyi yapıyorsun. Sorun sende.” cümlesi sen dili ifadesidir.Sen dili davranışı değil kişiyi eleştirmektir. Kişiliği eleştirilmek çözüm getirmeyecektir. Kişide kızgınlık, hayal kırıklığı ve üzüntü yaşayacaktır. Oysa ben dili anlaşılmayı ve davranış hakkında düşünmeyi beraberinde getirir. Karşı tarafı savunmaya itmeden duygunuzu ve düşüncenizi ben dili ile anlatabilirsiniz.

Eşlerin bu dili öğrenmek ve kullanabilmek için zamana ve bazen de bir uzman desteğine ihtiyaçları vardır. Çünkü çoğu zaman kendi anne babanızdan, ailenizden öğrendiğiniz ve içselleştirdiğiniz bir dil yapınız vardır. Bu iletişim dili eş ilişkisinde yapıcı, geliştirici ve güzel anlarda mutlu edici olduğu gibi bazen de kalp kırıcı, can sıkıcı da olabilir. Eşlerin birbirlerini anlamaları ve ortak çözüm yolları bulmaları gerekliliği anlaşılmaya dayalı ben dilini daha da önemli hale getirmektedir.
Ben dili kadar eşler arasında anlaşılmayı sağlayan bir başka unsur da etkin dinlemedir. Etkin dinleme karşımızdaki kişinin bize anlattığını kendi cümlelerimiz ile ona aktarıp onu anladığımızı göstermektir. Bu dinleme şekli empatik bir dinlemedir. Mekanik ve soğuk değildir, tam tersine içinde karşınızdakinin duygusunu da barındırır. “Sana yüksek sesle bağırmasına üzüldün ve bunun tekrarlanmasını istemiyorsun.” cümlesi etkin bir dinleme ifadesidir. Etkin dinleme karşı tarafta “Beni anlıyor, yaşadıklarımı hissedebiliyor.” düşüncesinin oluşmasını sağlar. Ve her kişi eninde sonunda anlaşılmak istemektir. Eşinin duygusunu, yaşadıklarını, düşüncelerini anlayabilen ve onunla empati yapabilen kişiler evliliklerde daha mutlu olacaklardır.
“Eşim beni anlamıyor” ifadesi aslında ciddiye alınması ve üzerinde çalışılması gereken bir konudur. Eşler arasındaki iletişim sorunları çözümsüz değildir. Yeniden anlayışa, sevgiye, paylaşıma dayalı bir yaşam oluşturmak için çaba harcanması gerekir. Anlaşılmış hisseden eş, daha mutlu bir aile ortamı oluşmasına mutlaka katkı sağlayacaktır.
Sevip sevildiğiniz, anlayıp anlaşıldığınız ,dinleyip dinlendiğiniz ve çok mutlu olacağınız ilişkiler yaşamanız dileğiyle…

  • Yazıyı Beğendin mi?  
Sonraki Yazı

Benzer Yazılar

Bu yazıya henüz yorum yapılmamıştır, ilk yorumu yapmak için tıklayın.

Bir Cevap Yazın

E-posta hesabınız yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

*
*